Bazen dezavantajlarımız, avantajlarımızdan daha iyi hizmet eder bize.
THE ALIENIST
Karanlık New York sokakları, soğukkanlılıkla işlenen ve durmak bilmeyen cinayetler, çürümüş bir polis teşkilatı ve tüm bunların arasında kendine yer edinmeye çalışan bir psikiyatrist ve bir kadın. The Alienist’i böyle özetleyebiliriz.
19. yüzyılın sonlarında New York’ta işlenen cinayetleri çözmeye çalışan psikiyatristimiz Doktor Laszlo Kreizler, cinayetleri anlamaya, kendisini katilin yerine koymaya çalışmaktadır. Çevresi ve New York ahalisi tarafından anlaşılamayan yöntemleriyle ünlü Kreizler, inandığı bilim ile dünyaya bakmaya çalışır ve bu bilime uzak insanlar tarafından hedef gösterilir. Psikiyatri dünyada kendine yer bulmaya ve gelişmeye çalışmaktadır fakat bunu anlatmak hayli zordur. İnsanlar psikolojik rahatsızlığı olanlara vebalı gözüyle bakmakta ve bu insanların içlerine şeytan girdiğini düşünmektedir. Böyle bir ortamda, insanların garip bakışları arasında işini yapmaya ve psikoloji bilimiyle ilgilenmeye çalışan Doktor Laszlo Kreizler, bir yandan da işlenen cinayetlerin failini bulmaya çalışmaktadır. Kendi travmalarının da farkında olan ve bunlarla yüzleşmekten yer yer korkan doktorumuz, ekip arkadaşlarıyla birlikte tehlikeden tehlikeye atlar.

Kendine yer bulmaya çalışan tek kişi Kreizler değildir elbette. Dizinin kadın karakterlerinden Sara Howard da polis teşkilatında çalışan tek kadındır ve herkesle arasını iyi tutmak zorundadır. Kadınların çalışmasının saçmalık olduğunu düşünen, bir kadının polislik yapmak için yaratılmamış olduğuna inanan bir erkek grubuyla çalışmak zorunda kalan karakterimiz her seferinde kendini ispatlamaya ve tutunmaya çalışır. 19. yüzyılın sonlarında çalışan bir kadının çektiği zorlukları iyi işleyen dizi, Sara karakterinin giymek mecburiyetinde olduğu ve daha önce birkaç dönem dizisinde daha teferruatlı işlenen “korse” konusuna da dikkat çekiyor.
Dizinin en güzel taraflarından biri ise Doktor Laszlo Kreizler ile hizmetçisi arasındaki aşk hikayesinin, dizinin ana konusu mahvedilmeden aktarılmasıydı sanırım. İşitme engelli kadının kendisini çok farklı yollarla ifade etmesi, günlük yaşantısında ufak hamlelerle Kreizler ile iletişime geçmesi, ikilinin seneler içerisinde birbirleriyle konuşmadan anlaşabilme noktasına gelmiş olması, izlemesi keyifli kısımlardandı.
The Alienist dizisi Netflix’te bir sezon halinde izlemek isteyenleri bekliyor. Şimdiden iyi seyirler.
*Cinayet: Kimi zaman planlı kimi zaman doğaçlama gelişen, canlı varlıkları, umut, sevgi, saygı, değer verme gibi soyut kavramları, gezegenleri öldürme, tüm bunların "canlı"lıklarına son verme eylemi.
Bir Cevap Yazın